Ankara'da Newroz: Direneceğiz!

Ankara'da Newroz tüm engellemelere rağmen Kürtçe, Türkçe, Ermenice ve Yunanca halaylar eşliğinde kutlandı

GÜNCEL
Çarşamba, 21 Mart 2018 (6 yıl 7 ay önce)

HDP Ankara İl Örgütü öncülüğünde birçok demokratik kitle örgütü tarafından düzenlenen Newroz kutlaması polis ablukası altında halaylarla başladı.



 



 



 





 



İki farklı bölgeden giriş yapılan alana sokulan pankartlar ve çantalar polisler tarafından tek tek kontrol edildi. Yer yer sırt çantası ile gelenlerin girişine izin verilmedi. Bu yüzden birçok kişi arama noktalarından geri dönmek zorunda kaldı. Yine kadınların makyaj malzemeleri, çakmak, bayrak sopaları da alana sokulmadı. Bayrak sopalarının tamamı söküldü. Girişlerde kortej oluşmasına izin verilmedi. Farklı devrimci grup ve çevrelerin pankartlarının içeriye girilmesine izin verilmeyince arama noktalarında bir süre arbede yaşandı.



 



Alanda yakılması planlanan Newroz ateşi Ankara Valiliği’nin izin vermemesi nedeniyle yakılamadığı öğrenildi. Kutlamaya katılan Kürt emekçilerinin bazıları valiliğin yasak kararını protesto etmek için kıyafetleriyle sembolik ateş yaktı.



 





 



10 EKİM’DE HAYATINI KAYBEDENLER UNUTULMADI



 



Kutlamada10 Ekim Katliamı’nda hayatını kaybedenler de unutulmadı. Türkçe, Kürtçe ve farklı dillerde baharın gelişini kutlayan pankartların yer aldığı alanda Ankara Garı önünde yaşamını yitirenlerin fotoğrafları asıldı.



 





 



"NEWROZ KAWALARIN HEYKELLERİNİ YIKAN DEĞİL YAPANLARIN BAYRAMIDIR"



 



Ankara’daki Newroz kutlamasına destek veren demokratik kitle örgütleri adına açılış konuşmasını 7’nci sönem Büro Emekçileri Sendikası (BES) Genel Başkanı Fikret Aslan yaptı. “Newroz, zulme karşı özgürlüğün simgesi Kawaların heykellerini yıkanların değil, yapanların bayramıdır” diyen Aslan, OHAL koşullarında akademisyen, siyasetçi, hukukçu ve birçok kesime baskı yapıldığını söyledi.



 



Aslan konuşmasına şöyle devam etti:



 




AKP iktidarının kendi beka sorununu, ülkenin beka sorunu gibi sunduğu; istikbal değil ama iktidar için ülkenin dipsiz bir karanlığa çekilip, halklarımızın da buna ortak edilmeye çalışıldığı bir dönemden geçiyoruz. Bizler biliyoruz ki; iktidar uğruna her türlü keyfiliğe imza atan, hileyi meşrulaştıran seçim kanunları yapanların beka sorunu vardır sadece. Bizim sorunumuzsa, barış, demokrasi, kardeşlik, eşitlik, adalet ve özgürlüktür.



 



Bugün burada ve ülkenin dört bir yanında bu şiarlarla bir araya geldik. Yarın aynı şiarlarla 1 Mayıs’da bir araya geleceğiz. Barış, demokrasi ve özgürlükleri kazanana kadar her zeminde, her yerde bir arada olacağız.



 



Gazi’de, Beyazıt’ta, Halepçelerde, Cizre ve Sur’da katlettiler, itaat etmedik! Linç etmeye kalktılar, sokaklardan çekilmedik. Emeğimize, işimize-aşımıza göz koydular, KHK’larla işten attılar, açlıkla terbiye etmeye çalıştılar, dik durmaktan vazgeçmedik. Kayyumlar marifetiyle halkın iradesini gasp ettiler, milletvekillerini, belediye başkanlarını tutukladılar.







 



Susmadık. Şimdi de susmayacağız. And olsun ki; bedeli ne olursa olsun doğruları söylemeye devam edecek ve diz çökmeyeceğiz, itaat etmeyeceğiz, zulme boyun eğmeyeceğiz, direneceğiz ve mutlaka kazanacağız.



 



İktidara gelir gelmez kaldırdık diye her fırsatta övündükleri OHAL olmadan yönetemiyorlar artık. Hesap vermeden, herhangi bir hukuka bağlı olmadan, iki dudağın arasından çıkan sözlerle ülkeyi yönetmek demek olan OHAL ve kamplaştırıcı politikalar olmaksızın iktidarda kalamayacaklarını biliyorlar çünkü. Bu yüzden bütün bir ülkeyi açık cezaevi haline getirmek istiyorlar.



 



Ülkenin aydınlık yüzü, aydınlarımız, akademisyenlerimiz, doktorlarımız, hukukçularımız ve siyasetçilerimiz gözaltı ve tutuklama tehditleriyle susturulmaya çalışılıyor. Aykırı, farklı ve muhalif kim varsa saldırıyorlar. Cezaevlerinde tek tip elbise dayatmasıyla insanlık onurunu ayaklar altına alıyorlar. Yeni ve kurucu bir iktidar safsatasıyla gericiliğin her türünü yerleştirmeye çalışıyorlar.



 



Bu koşullarda hepimize düşen görev emeğin, barışın ve özgürlüğün sesini yükseltmek, kardeşçe ve eşitçe bir yaşamı savunmaktır. Bugün buradaki duruşumuz bunun ifadesidir. Dost-düşman herkes bilsin ki biz buradayız. Faşizme teslim olmuyoruz, olmayacağız.




 



Ardından Grup Şengal ve Grup Bahoz sahne aldı.



 





 



"BAYRAMLAR HEPİMİZİN BAYRAMIDIR"



 



HDP Mardin Milletvekili Erol Dora Ankara’daki Newroz kutlamasında konuştu. Newroz’un diriliş ve özgürlüğün bayramı olarak kutlandığını söyleyen Dora, “Bayramlar hepimizin bayramıdır. Biz Türkiye halkları olarak hepimizin bayramıdır diyoruz. Bugün coğrafyamızda acılar yaşanmaktadır. Bu coğrafyalar şiddete doymuş topraklardır. Bize yakışan bütün halkları mutlu edecek olan evrensel değerlerin bu topraklarda içselleştirilmesidir. Birçok mağduriyet yaşanıyor. Biz istiyoruz ki anaların gözyaşları dinsin. Başta parlamentoya büyük sorumluluk düşüyor. Bu topraklar hepimize yeter. Empati duygularımızı geliştirip başkalarının yerine koyarak tüm haklar için mücadele ettiğimizde bu ülke demokratik cumhuriyete evrilecektir. Biz HDP olarak bütün halkları ve inançları bağrında barındıran partiyiz.” dedi.



 



Daha sonra Kürtçe, Türkçe, Ermenice, Yunanca şarkılar eşliğinde çekilen halaylarla etkinlik tamamlandı.