İskenderun Cezaevi'nde ırkçı saldırganlık

İskenderun T Tipi'nde ayakta sayım dayatılıyor, zorla Türk bayrağı öptürmek gibi ırkçı saldırılar gerçekleştiriliyor

GÜNCEL
Pazar, 11 Mart 2018 (6 yıl 8 ay önce)

Savaş ve baskı politikalarının cezaevlerindeki yansımaları intikamcılık bir nitelikle tırmanıyor. Elazığ, Rize, Kırıkkale, Kırıklar, Tarsus, Erzurum… Askeri sayım düzeni, tek tip elbise dayatması, kazanılmış tüm hakların gaspı… Buna bir de Efrîn işgal girişiminin Kürt tutsaklara dönük özel uygulamalarla birleşmesi ekleniyor.



 



İskenderun T Tipi Cezaevi’ndeki ayakta sayımın dayatıldığı tutsaklara zorla Türk bayrağı öptürülmeye kalkışılması Efrîn çılgınlığının her alanda nasıl bir gözüdönmüşlüğe ulaştığının ifadesi.



 



Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre İskenderun T Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Cebrail Ancar, yakınlarına yolladığı mektupla yaşanan hak ihlallerini aktardı. Keyfi uygulamaların arttığına dikkat çeken Ancar, gardiyanların fiziki ve psikolojik saldırılarına maruz kaldıklarını ifade etti. Askeri nizamın dayatıldığını kaydeden Ancar, duyarlılık çağrısında bulundu.



 



Baskılar gün geçtikçe artıyor



 



Ancar, tutukluların, daha önce bir grup gardiyanın sürekli artan fiziksel ve psikolojik baskılarına karşı suç duyurusunda bulunduğunu belirtti. Dava duruşmasının cezaevi içinde gerçekleştiğini ve dışarıdan avukatların müdahil olamadığını aktaran Ancar, davanın kendi aleyhlerine sonuçlandığının altını çizdi. Ancar, hücre içinde hücre cezasıyla karşı karşıya olduklarını vurguladığı mektubunda, “Ceza İnfaz Kurumunun içeride süren baskıları gün geçtikçe artmakta olup bir an evvel Cezaevi İnceleme Kurumları tarafınca işleme alınmalıdır” dedi.



 



‘Zorla bayrak öptürme’



 



Tutuklu Ancar, yaşadıkları hak ihlallerini şöyle sıraladı:



 




Askeri nizam uygulamaları, zorla bayrak öptürme gibi ırkçı saldırılar, darp edilmeler, gardiyanların grup halinde fiziksel saldırı ve tehditleri, sözlü hakaretler, görüş sürelerinin ciddi manada minimum seviyenin altında tutulup sürekli bahanelerle engellenmeye çalışılması, kişisel eşyalara keyfi şekilde el koymalar, mektupların engellenmesi ve hükümlü tarafından talep edilen mazeretli nakil talep dilekçelerinin engellenmesi ve yalnızca gün içerisinde 1 saati bulmayan havalandırma hakkının dahi gaspı; bunlar kurumda yaşanan hak ve hukuk ihlallerinin yalnızca bir kısmı olup bu sorunların ivedikle incelenip çözülmesi gerekmektedir.